Vajinal prolapsus nedir?
Rahim alınması sonrası, vajina vücudun doğal destek yapıları tarafından yerinde tutulur. Vajinal prolapsus, bu destek yapılarının zayıflaması sonucu vajinain olması gerektiği yerden vajinal açıklığa doğru sarkması durumudur.
Bu destek yapılarının zayıflaması; rahmin alınmış olup olmamasına, yaşa, hormon seviyelerindeki değişikliklere ve vajinal doğum sayısına bağlıdır. Vajinal prolapsus yaşam kalitesini etkileyebilir. Örneğin pelvik bası hissine ve rahatsızlık hissine neden olabilir.
Laparoskopik Sakrokolpopeksi nedir?
- Laparoskopi: Göbek deliğinden küçük bir iğne yardımıyda karın içine girilir ve karın içi gaz ile doldurulur. Karın içine gaz verilmesinin amacı; karnı genişleterek vajınayı ve diğer pelvik organların görülmesini kolaylaştırmaktır. Bu işlem ardından göbek deliğinden kamera (laparoskopi) karın içine yönlendirilir. Ardından ameliyatın devamı için alt karına iki veya 3 tane daha küçük kesi yapılır.
- Sakrokolpopeksi: Vajinın arka kısmından alt omurgaya (sakrum) sentetik bir ağ (meş) yardımı ile vajinayı doğal yerine geri kaldırmayı sağlayan bir operasyondur. Meş, vajinai doğal yerinde tutmak amacıyla destek sağlar. Aşağıdaki resimde meşin vajina ve sakruma yapışması gösterilmektedir.
Bu ameliyata herhangi bir alternatif var mıdır?
Küçük bir sarkma ameliyata gerek kalmadan pelvik taban egzersizleri ve vajinal olarak yerleştirilen peserler (genellikle plastik halka) ile tedavi edilebilir. Daha ciddi sarkma belirtileriniz varsa ameliyat gerekebilir. Vajinal prolapsus için mevcut operasyonlar; meşli veya meşsiz vajinal onarım, sakrospinöz fiksasyon ve sakrokolpopeksi (laparoskopik veya açık) sayılabilir. Sakrospinöz fiksasyon (vajinanın sakrospinöz ligamana dikişlerle bağlandığı vajinal bir prosedür) ve sakrokolpopeksi en etkili ameliyatlardır.
Sakrokolpopeksi ameliyatının başarı oranı nasıldır?
Yapılan araştırmalar bize karından açık olarak yapılan sakrokolpopeksisinin %74-98.8 arasında başarı oranlarına sahip olduğunu ve laparoskopik sakrokolpopeksinin ise %92 civarında başarı oranına sahip olduğunu göstermiştir.
Laparoskopik ameliyatlar, karından açık olarak yapılan ameliyatlardan daha yeni olduğu için, laparoskopinin uzun vadede ne kadar başarılı olduğu hakkında daha az bilgi vardır.
Ameliyat sırasında ya da sonrasında oluşabilecek riskler nelerdir?
Cerrahi işlemlerde hiçbir prosedür risksiz değildir ve bazen komplikasyonlar meydana gelebilir. Bunlar içinde:
Laparoskopinin oluşturduğu ciddi riskler şunlardır
- Tanısal amaçla yapılan laparoskopiden kaynaklanan genel ciddi komplikasyon riski, yaklaşık her 1000 kişide iki kadındır(nadir).
- Bağırsak, idrar torbası, üreterler (böbreklerden mesaneye idrarın akışını sağlayan tüpler) veya laparoskopi ya da laparotomi (açık ameliyat) ile derhal onarım gerektiren büyük damarların yaralanması (nadir). Bununla birlikte, laparoskopi sırasında bağırsak yaralanmaları % 15'e kadar teşhis edilemeyebilir.
- Karın boşluğuna girilememesi ve ameliyatın yapılamaması
- Kesi yerinden oluşan fıtıklar
- Derin ven trombozu
- Ölüm (her 100.000 kadından 3 ile 8’i) (çok nadir)
Laparoskopi sırasında sık görülen riskler şunlardır
- Kesi yerinde morarma
- Omuz ağrısı
- Kesi yerinin açılması
- Kesi yerinde enfeksiyon
Ameliyat sırasında gerekecek ekstra prosedür
- Laparotomi
- Bağırsak, mesane, üreter veya damarlarında hasar onarımı
- Kan transfüzyonu
Sakrokolpopeksi Riskleri
- Ameliyat ile düzeltme gerektiren vajinain ameliyat sonrasında başka yerinde oluşan prolapsus 10 kadında 1 ile 3 arasında görülmekte.
- Stres inkontinans veya aşırı aktif mesane dahil olmak üzere idrar kaçırma semptomlarının gelişimi veya kötüleşmesi 10 kadından yaklaşık 1'inde görülmekte.
- Çevre organların zarar görmesi her 100 kadından 5’inde görülmekte.
- Bağırsak tıkanması her 100 kadından 2’sinde görülmekte.
- Koyulan meşim vücut tarafından reddedilmesi ve ağın kenarlarının vajina içine doğru uzanması her 100 kadından yaklaşık 5’i. Bu durumda uzanan ağ kısmı çıkarılabilir ve nadiren tamamen çıkarılmasını gerekebilir.
- Meş enfeksiyonu
- Cinsel ilişki sırasında ağrı
- Pelvik enfeksiyon ve abse oluşumu
- Kemik enfeksiyonu (nadir)
Kan pıhtılaşmasının önlenmesi
Önleyici tedbirler olmadan, tüm cerrahi yapılan hastalarda bacakta kan pıhtısı oluşma riski (derin ven trombozu veya DVT) yaklaşık % 15-25 arasındadır. Lütfen bu operasyonun risklerini cerrahınızla tartışın. Bu riski azaltmak için aldığımız önlemler hakkında ek bilgi verilecektir.
Ameliyatta ne tür anestezi kullanılacak?
Operasyon genel bir anestezi ile yapılacaktır. Uyuyacak ve hiçbir şey hissetmeyeceksiniz. Ameliyattan önce anestezist ile tanışacak ve anestezi hakkında sorularınızı sorma şansınız olacaktır.
Enfeksiyonun Önlenmesi
Operasyon sırasında enfeksiyon riskini azaltmak için bir doz antibiyotik verilecektir (profilaktik antibiyotikler). Taburcu olmadan önce başka dozlarda antibiyotik verilebilir.
Ameliyat sonrası ne beklenir?
Ameliyattan sonra uyandığınızda elinizde veya kolunuzda bir kanül (bir damarda küçük plastik tüp) olacaktır. Mesanenizde bir kateter (boşaltma borusu) olabilir ve vajinanızda bir gazlı bez paketi (büyük bir tampon gibi) olabilir. Laparoskopik sakrokolpopeksi ile birlikte prolapsusu düzeltmek için vajinal cerrahi geçirmişseniz, bu daha olasıdır. Bir kateter ve/veya vajinal tamponunuz varsa, genellikle ameliyatın ertesi gününde tampon çıkartılır. Karında bulunan küçük kesi yerlerinde eriyen dikişler ve üzerlerinde bir pansuman olacaktır.
Biraz rahatsızlık hissi olabilir ama şiddetli değildir. Hemşireler size ağrı kesici ilaç verecektir. Bazı kadınlar solunum kasının (diyafram) altındaki gaz nedeniyle şişkinlik ve omuz ağrısı hissedebilir. Gaz vücut tarafından emildikçe bu bu his kaybolur. Ameliyattan 24-48 saat sonra taburcu olursunuz.
Taburcu Olmak
Laparoskopik sakrokolpopeksi ile vajinal ameliyat geçirdiyseniz, 6 haftaya kadar sürebilen, renk ve miktar olarak değişebilen bazı vajinal akıntılar olacaktır. Akıntılar için tampon yerine hijyenik havlu kullanılmalıdır. Akıntı kanamaya dönüşürse veya ağır ve rahatsız edici bir koku oluşursa, doktorunuza başvurmanız gerekmektedir.
İyileşme süresi genellikle 3 ila 4 haftadır. Başlangıçta yorucu ve ağır işlerden kaçınmanız ve yavaş yavaş normal yaşamınıza geri dönmeniz gerekmektedir. Yüzme, iyileştikten sonraki süreçte iyi bir egzersizdir.
Kadınlarda jinekolojik ameliyatlar sonrasında kabızlık oluşma riski vardır. Bol sıvı içtiğinizden, meyve ve sebzeler dahil dengeli bir diyet yaptığınızdan emin olun. Kabızlık sonrası size laksatif ilaçlar verilmesi gerekebilir.
Başlangıçta cinsel ilişki biraz rahatsız edici olabilir ve iyileşme sürecini bozabileceği için iyileşme döneminde kaçınılmalıdır. İlk başta vajinal kayganlaştırıcı ürünler kullanmak faydalı olacaktır. Ameliyat sonrası hastalar genellikle cinsel ilişkinin, prolapsus cerrahisi geçirmeden önceki ilişkilerine göre daha keyifli olduğunu bulurlar. Çoğu hasta, iş türüne bağlı olarak 4 ila 6 hafta sonra işe geri dönebilmektedir.
2-4 hafta araba kullanmaktan kaçınmalısınız. Acil fren yapma sonrası ağrı hissetmediğiniz zaman araç kullanmaya başlayabilirsiniz. Araç kullanmaya başlamadan önce arabada durdurma ve geri dönme alıştırması yapın.
Pelvik Taban Egzersizleri Yapmayı Öğrenmek (İlgili sayfa için tıklayınız)
Pelvik taban kasları; vajinal duvarlarınız, mesaneniz ve bağırsaklarınız için önemli bir destek oluşturur. Bağırsak ve mesane fonksiyonunu kontrol etmek için önemlidir.
Ya dizleriniz bükülmüş olarak sırtüstü uzanın ya da dizleriniz iyi bir duruşta hafifçe ayrı olacak şekilde sağlam bir sandalyeye oturun.
Bağırsak hareketini engelliyormuş gibi anüs etrafındaki kas halkasını sıkın ve ardından ön pasajlarınızın etrafındaki kasları SIKIN, onları yukarı kaldırın, TUTUN ve sonra yavaşça bırakın. Kalçanızı ve uyluk kaslarınızı gevşetmeyi unutmayın. Egzersiz boyunca normal nefes alın.
Egzersiz programı
Günde 3 defa anlatılacağı şekilde egzersiz yapmayı hedefleyin.
- Yavaş tutma: Pelvik taban kaslarınızı en fazla 10 saniye tutabileceğiniz zamana kadar yavaş yavaş artırın ve bunu 10 kez tekrarlamayı amaçlayın.
- Hızlı sıkma: Şimdi pelvik taban kaslarınızı hızla sıkın ve ardından kasları tamamen gevşetin. Amacınız 10 tane hızlı sıkma olmalıdır.
- Bu egzersizlerin her ikisini de otururken yapın ve sonrasında ayakta yapmaya başlayın. Amacınız bu egzersizlerin mesanenize desteğinizi sürdürmek için ömür boyu alışkanlık haline gelmesidir.
Ameliyat sonrası bu durumlardan herhangi biri olduğunda doktorunuza başvurun
- Şiddetli ağrı
- Ateş olması
- Fazla kanama
- Kötü kokulu akıntı
- Bacaklarınızdan birinin ağrılı, sıcak, kırmızı veya şişmiş olması, bu derin ven trombozuna semptomları olabilir (kan pıhtısı).
- Açıklanamayan bir nefes darlığı, göğüs ağrısı ve/veya öksürük ile kan çıkması pulmoner emboliyi gösterebilir (akciğerde kan pıhtısı).
- Ameliyat sonuçlarından memnun olmama
Ameliyattan yaklaşık 6-8 hafta sonra size kontrol için randevu verilecektir. Herhangi farklı gördüğünüz veya sizi rahatsız eden bir durumda, siz veya doktorunuz gerekli olduğunu düşünüyorsanız, randevu tarihinden önce polikliniğe başvurabilirsiniz.