Servikal ektropion ya da servikal ektopi, servikal kanal içinde bulunan yumuşak hücrelerin (glandüler hücreler) serviks’in dışına doğru yayılmasıdır. Halk arasında ‘’rahim ağzında yara’’ olarak adlandırılan bu durum, tıbbi terminoloijde ‘’servikal ektropion’’ olarak isimlendirilir.
Normalde serviks’in dış yüzeyi sert hücrelerden (epitelyal hücreler) oluşmaktadır. Bu 2 tip hücrenin kesişme noktasına transformasyon zonu denir. Serviks, uterus ve vajina arasında bir boyun görevi görerek 2 kısmı birbirine bağlar. Bu durum bazen servikal erozyon olarak adlandırılabilir. Bu isim rahatsız edici olabilir, aynı zamanda yanlış bir söylemdir. Servikal ektropion, aşınma anlamına gelmez. Servikal ektropion, reproduktif çağdaki kadınlarda sık görülmektedir. Kansere dönüşmez ve doğurganlığı engellemez. Hatta servikal ektropion bir hastalık değildir! Yine de bazı kadınlar için sorunlara yol açabilir.
Rahim ağzı yaralarının belirtileri nelerdir?
Servikal ektropion genellikle sıkıntı oluşturmaz. Hatta kadın hastalıkları ve doğum hekiminize başvurup pelvik muayene yapılıncaya kadar farkedilmez.
Eğer semptomik ise, şunlar görülür:
- Hafif mukuslu akıntı
- Adet dönemleri arasında lekelenme
- Cinsel ilişki sırasında ya da sonrasında kanama ve ağrı
- Aynı zamanda ağrı ve kanama pelvik muayene sırasında da oluşabilir.
Oluşan mukuslu akıntı ileriki dönemlerde daha sıkıntılı hale gelebilir. Ağrı ise cinsel ilişkiden alınan hazzı düşürebilmektedir. Her ne kadar genel olarak semptom vermese de, bazı kadınlarda bu semptomlar ağır olarak görülebilir. Servikal ektropion, gebeliğin son ayında görülen kanamaların en sık sebebidir. Bu semptomların sebebi, glandüler hücrelerin epitelial hücrelere göre daha narin olmasından kaynaklanır. Glandüler hücreler mukus üreten hücrelerdir ve kolayca kanama eğilimleri vardır.
Eğer adet dönemleriniz arası kanamanız varsa ya da cinsel ilişki sırasında ağrı hissediyorsanız mutlaka doktorunuza başvurmalısınız. Servikal ektropion ciddi bir durum değildir. Ancak, bu semptom ve bulgular dışlanması ya da tedavi edilmesi gereken diğer hastalıkların da semptomları olabilir. Bunlar;
- Enfeksiyon
- Miyom ya da polipler
- Endometriyozis (çikolata kisti)
- Rahim içi araç ile ilgili problemler
- Gebelikle ilgili problemler
- Rahim ve rahim ağzı kanseri tipleri
Servikal Ektropion oluşma sebepleri nelerdir?
Servikal ektropion’un sebebini bulmak genelde mümkün değildir. Bazı kadınlar servikal ektropion ile doğabilir. Hormonal dalgalanmalar sonucu da oluşabilir. Bu nedenle üreme çağındaki kadınlarda daha sık görülmektedir. Bu grup içinde gençler, gebeler ve östrojen içeren doğum kontrol hapı ve bandı kullanan bulunur. Eğer östrojen içeren doğum kontrol hapı kullanırken servikal ektropion oluşmuşsa ve semptomlar problem yaratıyorsa, kadın doğum uzmanınız ile görüşüp ilacınızı değiştirmeniz gerekmektedir. Servikal ektropion postmenapozal kadınlarda daha nadir görülür. Servikal ektropion ile servikal kanser arasında herhangi bir bağ bulunmamaktadır. Ağır komplikasyonlara ya da diğer hastalıklara yol açtığı görülmemiştir.
Nasıl tanı koyulmaktadır?
Servikal ektropion tanısı rutin pelvik muayene ile ve PAP smear testi ile koyulmaktadır. Servikal ektropion pelvik muayene sırasında görülmektedir çünkü muayene sırasında serviks açık kırmızı ve normalden daha sert görülmektedir. Bazen muayene sırasında ufak bir kanama yapabilir. Servikal kanser ile servikal ektropion ayrımı ise PAP smear testi ile kolayca yapılabilmektedir. Servikal kanseri dışlamada PAP smear testi kullanılmaktadır. (ilgili konuyu web sitemde bulabilirsiniz). Semptomunuz yoksa ve PAP smear testiniz normal geldi ise daha ileri tetkik yapmaya gerek yoktur. Eğer ağır semptomlarınız varsa örneğin cinsel ilişki sırasında ağrı ya da fazla akıntı gibi, doktorunuz altta yatan neden için daha ileri tetkik isteyecektir. İleri test olarak genelde kolposkopi yapılır. Kolposkopi, serviksinize daha yakından bakmak için güçlü bir aydınlatma ile büyütmek için özel bir mikroskop içerir. Kolposkopi ile serviksten küçük doku parçası alınır (biyopsi) ve dokunun kanserli olup olmadığı araştırılır.
Tedavi edilmeli mi?
Sizi rahatsız eden semptomlarınız olmadığı sürece servikal ektropion tedavi edilmeden takip edilebilir. Çoğı kadın sadece birkaç tane problem yaşar. Genelde tedavi edilmeden kendi kendine düzelmektedir. Bazı hastalarda tedavi gerekebilir.
Eğer ilerleyici ya da rahatsız edici semptomlarınız var ise – örneğin mukuslu akıntı, kanama veya cinsel ilişki sırasında ağrı – doktorunuzla konuşarak bir tedavi planı yapmalısınız.
Servikal ektropion’un asıl tedavisi bölgenin ablasyonudur. Bu tedavi anormal akıntıyı ve kanamayı önlemektedir. Bu tedavi yöntemi sıcak (diatermi), soğuk (kriyoterapi), ya da gümüş nitrat ile yapılabilir. Bu tedavi yöntemlerinin her biri doktorunuz tarafından kısa sürede lokal anestezi kullanılarak yapılabilir. İşlem bittikten sonra hemen normal yaşamınıza geri dönebilirsiniz. Birkaç saatten birkaç haftaya kadar adet döneminize benzer bir rahatsızlığınız olabilir. Ayrıca işlem sonrası birkaç hafta lekelenme tarzı kanama ve akıntı olabilir.
İşlem sonrası serviks’in iyileşme dönemine ihtiyacı vardır. Cinsel ilişkiden kaçınılmalıdır. 4 hafta boyunca tampon kullanılmamalıdır. Amaç enfeksiyon riskini azaltmaktır.
Doktorunuz işlem sonrası bakım önerileri verecek ve kontrol için bir muayene günü planlayacaktır. Muayene gününe aşağıdaki semptomlardan herhangi birini görürseniz doktorunuza başvurmalısınız:
- Kötü kokulu akıntı
- Adet döneminde görülenden daha fazla kanama
- Beklenenden uzun süren kanama
Bu bulgular bir enfeksiyon belirtisi veya diğer ciddi problemlerin göstergesi olabilir. Koterizasyon genelde bu semptomları giderir. Semptomlar azalırsa, tedavi başarılı kabul edilir. Semptomlar tekrar edebilir ve tedavi tekrarlanabilir.
Servikal Kanser
Rahim ağzı kanserinin (servikal kanser) servikal ektropion ile ilgisi yoktur! Bununla birlikte, servikal ağrı ve dönemler arasında lekelenme gibi belirtiler yaşıyorsanız doktorunuza başvurmanız önemlidir.
Klamidya Enfeksiyonu
Her ne kadar klamidya enfeksiyonu servikal ektropiyonla ilgisiz olsa da, 2009 yılında yapılan bir çalışmada, servikal ektropionu olan 30 yaşın altındaki kadınların servikal ektropionu olmayan kadınlardan daha yüksek bir klamidya enfeksiyonu olma oranı olduğu bulunmuştur. Klamidya ve belsoğukluğu gibi cinsel yolla bulaşan hastalıklar için kadınların düzenli olarak taranması önemlidir, çünkü sıklıkla semptom vermezler.