Lohusalık (doğum sonrası dönem), bebeğin doğumundan sonraki 6 haftada annenin vücudunun gebelik öncesine dönüş sürecidir. Doğumdan sonra annede bazı semptomlar olabilir, ancak genellikle hafif ve geçicidir. Komplikasyonlar nadirdir. Bununla birlikte, doktor, hastane personeli genellikle bir takip programı oluşturur.
En yaygın komplikasyonlar şunlardır:
- Aşırı kanama (doğum sonu kanama)
- Rahim enfeksiyonları
- Mesane ve böbrek enfeksiyonları
- Meme enfeksiyonu
- Emzirme ile İlgili Sorunlar
- Depresyon
Doğum sonrası kanama genellikle doğumdan hemen sonra ortaya çıksa da, 6 hafta sonra da ortaya çıkabilir.
Doğumdan Sonra: Vücudun Normale Dönüşü
- Vajinadan Akıntı:
Yeni anneler 3 veya 4 gün boyunca kan pıhtısı olan kanlı bir akıntıya sahiptir. Akıntı yaklaşık 10 ila 12 gün boyunca soluk kahverengi, daha sonra sarımsı beyaz olur. Akıntı doğumdan sonra yaklaşık 6 haftaya kadar devam edebilir. Plasentanın uterusa tutunduğu bölge üzerinde bir kabuk oluşur. Doğumdan yaklaşık bir veya iki hafta sonra, bu kabuk ortaya çıkar ve yaklaşık bir bardağa kadar vajinal kanamaya neden olur. - Göğüsler:
Süt üretiminin ilk aşamalarında (emzirme), göğüsler sütle dolar ve bazen sıkı ve ağrılı olurlar. - Kalp Atış Hızı:
Hamilelik sırasında artan kalp atış hızı, ilk 24 saat içinde azalmaya başlar ve kısa süre sonra normale döner. - Ateş:
Vücut sıcaklığı ilk 24 saatte hafifçe artabilir, genellikle ilk birkaç gün içinde normale döner. - Uterus(Rahim):
Doğumdan sonra uterus, hamilelik öncesi boyutuna ve konumuna geri dönmeye başlar. Bu kasılmalar rahatsız edici olabilir. Rahmin gebelik öncesi boyutuna dönmesi birkaç hafta sürebilir. - Genital Bölge:
Vajinal açıklığın etrafındaki alan genellikle ağrılıdır. Doğum sırasında oluşan yırtıklar veya epizyotomi (doğumun daha kolay olması için vajinayı genişleten bir kesi) ve bu dokuların onarımı da bölgeyi hassas yapabilir. İdrar yaparken acıyabilir. - İdrar Yapma:
İdrar üretimi genellikle doğumdan sonra büyük ölçüde, ancak geçici olarak artar. Genellikle doğumdan yaklaşık 2 hafta sonra normale döner. - Bağırsak Hareketleri:
Doğumdan sonraki ilk bağırsak hareketi zor olabilir, çünkü kısmen karın ve pelvik kaslar gerilmiştir. Ayrıca, anne dikişlerden endişe edebilir veya yırtılma veya hemoroid nedeniyle ağrı çekebilir. - Hemoroid:
Doğum için gerekli olan ıkınma, hemoroidlere yol açabilir veya kötüleştirebilir. - Karın:
Doğumdan sonra kas tonusu düşüktür, ancak yavaş yavaş artar. - Cilt:
Çatlaklar kaybolmaz, ancak soluklaşabilir, kırmızıdan gümüşe döner, ancak bazen bu yıllarca olmaz. Cildin diğer karanlık bölgeleri de solabilir. - Kilo kaybı:
Çoğu yeni anne doğumdan sonra sadece 6 kilo kaybeder. İlk başta halen hamileymiş gibi görünebilirler. Ilk hafta boyunca ekstra sıvılar atıldığından daha fazla kilo kaybedebilirler. - Ruh Hali:
Birçok yeni anne hüzünlü veya hafif depresif hisseder. Hüzünlü ruh hali genellikle yaklaşık 2 hafta sonra geçer.
Doğumdan sonra hastanede ilk saatler annede neler beklenir?
Bebeğin doğumundan hemen sonra, anne en az 1 saat boyunca izlenir. Doğum sırasında anestezi kullanılmışsa veya doğum sırasında herhangi bir sorun olduysa, bu izlem doğumdan sonraki birkaç saat boyunca, genellikle oksijene, intravenöz sıvılara ve resüsitasyon ekipmanına erişimi olan iyi donanımlı bir iyileşme odasında yapılabilir.
Personel annenin nabzını ve ateşini kontrol eder. Normalde, ilk 24 saat içinde, annenin nabız hızı (hamilelik sırasında artan) normale doğru düşmeye başlar ve vücut sıcaklığı biraz artabilir, genellikle ilk birkaç gün içinde normale döner. İlk 24 saatten sonra iyileşme hızlıdır.
Hastane personeli, yeni annenin ağrısını ve kanama ve enfeksiyon riskini en aza indirmek için her türlü çabayı göstermelidir.
Kanama: Kanamayı en aza indirmek ilk önceliktir.
Plasentanın doğumundan sonra, bir hemşire rahim kasılmasına yardımcı olmak ve büzülmeye devam etmek için annenin karnına periyodik olarak masaj yapabilir ve böylece aşırı kanamayı önleyebilir. Gerekirse, uterusun kasılmasını uyarmak için oksitosin verilir. İlaç kas içine enjekte edilebilir veya rahim kasılana kadar sürekli bir infüzyon halinde intravenöz olarak verilir. Kadınlar doğum sırasında ve doğumdan sonra çok fazla kan kaybederse, taburcu olmadan önce anemiyi kontrol etmek için tam bir kan sayımı yapılır.
İdrar yapma: İdrar üretimi genellikle doğumdan sonra büyük ölçüde, ancak geçici olarak artar.
Doğumdan sonra mesane hissi azalabileceğinden, hastane personeli yeni bir anneyi en az 4 saatte bir düzenli olarak idrar yapmaya teşvik eder. Bunu yapmak mesanenin fazla doldurulmasını önler ve mesane enfeksiyonlarını önlemeye yardımcı olur. Doktor, mesaneyi kontrol etmek ve boşaltılıp boşaltılmadığını belirlemek için annenin karnına hafifçe basabilir. Bazen yeni anne kendi kendine idrara çıkamazsa, idrarı boşaltmak için mesaneye geçici olarak bir kateter yerleştirilmelidir. Hastane personeli, kalıcı bir kateter (bir süre mesanede kalan bir kateter) kullanmaktan kaçınmaya çalışır, çünkü bu şekilde sürekli kateter kullanımı mesane ve böbrek enfeksiyonu riskini artırır.
Dışkılama: Yeni anne hastaneden ayrılmadan önce tuvaletini yapmaya teşvik edilir.
Ancak hastanede kalış süresi çok kısa olduğu için bu beklenti pratik olmayabilir. Doktor, hasta 3 gün içinde dışkılamadıysa, kabızlığı önlemek için laksatifler almasını önerebilir, ancak bu da hemoroidlere neden olabilir veya var olan hemoroidi kötüleştirebilir. Doğum sırasında rektum ya da anüs çevresindeki kaslar yırtılmışsa, doktorlar dışkı yumuşatıcıları reçete edebilir. Ağrıyı hafifletmek için bazen doğumdan sonra verilen opioid türevi ağrı kesiciler kabızlığı kötüleştirebilir. Bu nedenle, bir opioid ilaç gerekiyorsa, en düşük etkili dozu kullanılır.
Diyet ve egzersiz: Yeni anne istediği anda, bazen doğumdan kısa bir süre sonra düzenli bir diyet yapabilir.
Kalkmalı ve en kısa zamanda yürümelidir. Anne, doğumun vajinal olması durumunda 1 gün sonra; sezaryen olması durumunda birkaç gün içinde karın kaslarını güçlendirmek için egzersizlere başlayabilir. Yatakta dizleri bükerek yapılacak egzersizler etkilidir. Bununla birlikte, çoğu kadın doğumdan hemen sonra egzersiz yapmaya başlamak için çok yorgun olmaktadır. Sezaryen büyük bir ameliyattır ve kadınlar tam olarak iyileşmek ve iyileşmeye izin vermek için hemen ağır egzersiz yapmaya başlamamalıdır, ki bu genellikle yaklaşık 6 hafta sürer. Kadınlar doğum sonrasında doktorlarının onayından sonra hamilelik öncesi egzersiz rutinlerine devam edebilirler.
Aşılama ve bağışıklık: Anne hastaneden ayrılmadan önce, kızamık geçirmemiş veya hiç bu aşı yapılmamışsa ona kızamık aşısı yapılır.
İdeal olarak, tetanoz-difteri-boğmaca (Tdap) aşısı, her hamilelik sırasında, tercihen 27 ve 36. haftalar arasında verilir. Eğer anne hiç Tdap aşısı olmadıysa emzirip emzirmemesine bakılmaksızın taburcu olmadan aşılanmalıdır. Yenidoğana temas edecek aile üyelerinde hiç Tdap aşısı yapılmayan varsa, yenidoğana temas etmeden en az 2 hafta önce Tdap aşısı yapılmalıdır. Tdap aşısı onları boğmacaya karşı bağışık hale getirir ve böylece boğmacanın korunmasız yenidoğanlara yayılma riski azaltır.
Hiç su çiçeği geçirmemiş veya su çiçeği (suçiçeği) aşısı yapılmayan gebe kadınlara doğumdan sonra su çiçeği aşısının ilk dozu ve 4 ila 8 hafta sonra ikinci doz verilmelidir.
Annede Rh negatif kan varsa ve bebeğin kanı Rh pozitif (Rh uyumsuzluğu denir) ise, anneye 3 gün içinde kan uyuşmazlık iğnesi (Rhogam Rh0(D)) verilir.
Bu ilaç, anneye geçmiş olabilecek bebeğin kırmızı kan hücrelerini maskeler, böylece annenin antikor üretimini engellerki, oluşabilecek bu antikorlar sonraki gebelikleri tehlikeye sokmasın.
Taburcu olmadan önce: Anne hastaneden ayrılmadan önce muayene edilir. Anne ve bebek sağlıklıysa, vajinal doğumdan sonraki 24 ila 48 saat içinde ve sezaryen doğumdan sonraki 48-96 saat içinde hastaneden ayrılırlar. Bazen genel anestezi kullanılmazsa ve herhangi bir sorun olmazsa taburculuk 24 saatten bile erken olur.
Anneye vücudunda beklenen değişiklikler hakkında bilgi verilir ve bu süreçte alınması gereken önlemler hakkında bilgi verilir. Düzenli takip planlanmalıdır.
Doğumdan sonra hastaneden eve geçişte neler beklenir?
Bazı değişikliklerle başa çıkma, hastaneden taburcu olma süresine bağlı olarak hastanede başlar ve evde devam eder.
- Vajinadan Akıntı: Annelerin vajinadan akıntısı olması beklenen bir durumdur. Anneye ped verilerek akıntı takibi yapılır. Doktor akıntı miktarını ve rengini kontrol eder. Genellikle 3 veya 4 gün boyunca kanlı görünür. Sonra soluk kahverengi olur ve doğumdan yaklaşık 2 hafta sonra sarımsı beyaz olur. Akıntı doğumdan sonra yaklaşık 6 haftaya kadar devam edebilir.
- Doğumdan yaklaşık bir veya iki hafta sonra, plasentanın uterusa tutturulduğu yerdeki kabuk dökülür ve yaklaşık bir fincan kadar vajinal kanamaya neden olur. Bu deşarj için sık sık değiştirilen hijyenik pedler kullanılabilir. Sıklıkla değiştirilen ve rahatça takılan tamponlar, epizyotomi insizyonu veya vajinal açıklık ile anüs (perine) arasındaki alandaki iyileşmeye müdahale etmedikçe de kullanılabilir.
- İlaçlar: Emzirmeyen anneler, uyumalarına yardımcı olmak veya ağrıyı hafifletmek için güvenle ilaç alabilirler. Emziren kadınlar için asetaminofen nispeten güvenli ağrı kesicilerdir. Diğer birçok ilaç anne sütüne geçiş gösterir. Emzirirken ilaç alması gereken kadınlar bu konuda doktorlarıyla konuşmalıdır.
- Genital Bölge: Vajinal açıklığın etrafındaki alan genellikle ağrılıdır ve alan idrara çıkma sırasında batabilir. Perine veya epizyotomi onarımlarındaki yırtıklar ağrıya katkıda bulunabilir ve şişmeye neden olabilir. Doğumdan hemen sonra ve ilk 24 saat boyunca, ağrıyı ve şişmeyi hafifletmek için buz veya soğuk paketler kullanılabilir. Anestezik kremler veya spreyler cilde uygulanabilir. Daha sonra, vajinanın etrafındaki alanı günde 2 veya 3 kez ılık suyla yıkamak hassasiyeti azaltmaya yardımcı olabilir. Sıcak sitz (oturma) banyoları ağrıyı hafifletmeye yardımcı olabilir. Sitz banyoları, sadece perine ve kalçaları kaplayan su ile oturma pozisyonunda yapılır. Kadınlar otururken dikkatli olmalıdır ve oturmak acı verici ise, halka şeklinde bir yastık kullanabilir.
- Hemoroid: Doğum sırasındaki ıkınmalar hemoroidlere neden olabilir veya kötüleştirebilir. Hemoroidlerin neden olduğu ağrı, ılık oturma banyoları ve lokal anestezik içeren bir jel uygulanarak hafifletilebilir.