Gebelik ve bitkisel tedavi: riskler, dikkat edilmesi gerekenler ve öneriler
Dünya çapındaki tüketicilerin yaklaşık % 80'i bitkisel ilaç veya diğer doğal ürünleri kullanmaktadır.
Her ne kadar tıp çoğu doğal takviyeyi sentetik bir ajan ile değiştirmiş olsa da, hamile kadınlar içinde hala doğal otlar, bitkiler ve vitaminler arayan birçok kişi var. Birçok bitki uzmanı, bitkilerin tıbbi karşıtlarından daha iyi, daha ucuz ve daha sağlıklı olduğuna inanır. Bununla birlikte, birçok tıp uzmanı, güvenli ve kapsamlı araştırmalarla değerlendirilmediğinden olayı hamile kadınlar için bitkisel ilaçlar önermemektedir.
Reçeteli ilaçların aksine , doğal otlar ve vitamin takviyeleri, İlaç ve Gıda Daireleri tarafından aynı inceleme ve değerlendirme sürecinden geçmez. Sonuç olarak, bir bitkisel takviyenin kalitesi ve gücü, aynı ürünün iki çeşidi arasında ve farklı üreticilerin ürünleri arasında değişebilir.
Tüketicilerin, bir etiketin iddia ettiği şeyi ve ürünün ne kadar güvenli olabileceğini bilmesinin pek bir yolu yoktur. Ürünle ilgili güvenilir bilgileri bulmak zor olabilir, bu da bu ürünlerin etkinliğini araştırmayı daha zor hale getirir.
Hamile kadınların bitkisel tedavileri kullanmasının nedenlerinden biri de bitkisel tedavilerin geleneksel ilaçlardan daha güvenli olduğu varsayımıdır. Potansiyel toksisite ve geleneksel tedavilerle etkileşime girme yeteneği hakkındaki bu bilgi eksikliği hem anneyi hem de fetüsü etkileyebilir. Gebelikte HM kullanım yaygınlığı% 7 ile% 55 arasında değişmektedir
En yaygın olarak kullanılan bitkisel ürünler zencefil, papatya, nane, ekinezya, kızılcık, sarımsak, ahududu, kediotu, çemen otu, rezene, bitkisel harmanlar, yeşil ve siyah çaylar içerendır.
Hamile kadınlar bu bitkileri en çok şu sebeplerle kullanmıştır. Bulantı ve kusma, idrar yolu enfeksiyonları (İYE), doğum hazırlığı ve / veya kolaylaştırılması, soğuk algınlığı veya grip, gastrointestinal konular, ağrı, fetal sonuçların iyileştirilmesi, düşüklerin önlenmesi, kaygı, sağlık bakımı, ve ödem.
Güvenlik?
Şifalı bitkilerin güvenliği ve etkinliği hakkındaki bilgiler genellikle geçmiş nesillerin deneyiminden gelir. Son iki ila otuz yılda tamamlanan klinik öncesi ve klinik çalışmalar, bazı şifalı bitkilerin ve bitkisel formülasyonların etkinliği ve güvenliği hakkında bilimsel kanıt sağlamıştır.
Gebelikte Kullanılan Bitkiler
- Zencefil kökü- Bulantı ve kusmayı hafifletmeye yardımcı olur. Yiyecek hazırlamada kullanılan miktarlarda zencefil tüketimi güvenli olacaktır. Daha yüksek dozlarda zencefil kullanmak hamile kadınlar için güvenli değildir. Bu nedenle, hamile kadınlar daha yüksek dozda zencefil kullanmamalıdır.
- Sarımsak- farklı ülkelerde yetiştirilen çok yıllık bir bitkidir. Genellikle bir gıda maddesi ve farklı ülkelerde baharat olarak kullanılır. Erken hamilelikte aşırı sarımsak kullanımından kaçınılmalıdır. Tiroid bozukluğu olan hamile kadınlar kullanımından kaçınmalıdır. Gebe kadınlar ayrıca kan pıhtılaşmasına müdahale edebileceğinden sezaryen de dahil olmak üzere ameliyattan önce sarımsak kullanmaktan kaçınmalıdır. Hamilelik sırasında sarımsak kullanmanın bir başka istenmeyen etkisi, mide ekşimesini arttırabilmesidir
- Kızılcık - Hamilelik sırasında kızılcık kullanılması idrar yolu enfeksiyonu önlemek için önemlidir. Ancak gebelerde yapılan bir çalışmada faydası gözlenmemiş ancak bebek açısından bir zararı da görülmemiştir.
- Kırmızı Ahududu Yaprağı- Demir bakımından zengin olan bu bitki rahmin kasılmasını, süt üretimini artırmaya, bulantıyı azaltmaya ve doğum sancılarını hafifletmeye yardımcı olur. Klinik bir çalışmada, 32. gebelik haftasında 192 kadına günde iki kez 1.2 g ahududu yaprağı tabletleri verildi. Çalışmada, anneler veya bebekler üzerinde hiçbir olumsuz etki bildirmedi. Ahududu yaprağı ile aktif tedavi doğumun ikinci aşamasını kısalttı ve forseps uygulama hızını düşürdüğü gösterildi. Bunun hamilelik boyunca mı yoksa sadece ikinci ve üçüncü trimesterde mi kullanılması gerektiği konusunda bazı tartışmalar var, bu nedenle birçok doktor temkinli kalıyor ve sadece ilk trimesterden sonra kullanılmasını öneriyor.
Muhtemel Güvenli Olmayan veya bilimsel veri olmayan yaygın olarak kullanılan bitkiler.
- Kedi Otu extreleri gebelikte kullanılmamalıdır. Fetal beyinde çinko seviyelerini düşürdüğü gözlenmiştir.
- Termopsis Otuhamilelik döneminde, anne karnındaki bebeğe zarar verebileceği için kullanılmamalıdır.
- Papatya: İki tür papatya vardır: Alman ve Roma. Alman papatyası çaylarda ve kapsül ve yağlar gibi diğer takviyelerde kullanılır. Papatya hafif bir yatıştırıcı olarak kullanılır ve sindirime yardımcı olur. Sabah bulantılarının tedavisinde kullanılmıştır . Alman papatyası, ekstraktlarının uterus kası tonunu arttırdığı bildirilen tıbbi bir bitki olarak en sık kullanılan tiptir. Papatyanın hamilelik sırasında zarar verip vermeyeceğinden emin olmak için yeterli bilgi yoktur. Diğer birçok şifalı bitkilerde olduğu gibi, özellikle diğer ilaçlar ve şifalı bitkiler ile birlikte papatyaların etkisi tam olarak araştırılmamıştır. Papatya kan akışında artış, kasılmalar, düşük veya erken doğum yapabilir. Ayrıca alerjik reaksiyonlara neden olabilir.
- Yeşil çay: Kan şekeri, kolesterol ve kan basıncı seviyelerini düzenlemek için önemlidir. Ayrıca vücudun metabolik hızını hızlandırır ve doğal bir enerji kaynağı sağlar. Hamile bir annenin ruh halini stabilize etmeye yardımcı olabilir. Ancak, çok yüksek dozda yeşil çay içmek önerilmez. Yeşil çay tüketen hamile kadınlar, aşağıdaki iki çalışmada gösterildiği gibi spontan düşük riski altındadır. Yüksek dozda yeşil çay tüketimi anneler ve bebekleri üzerinde olumsuz etkilere neden olabilir. Kahve ve yeşil çaylarda bulunan kafein çok farklı değildir. Çok fazla kafein tüketimi (günde 300 mg'dan fazla veya günde sekiz fincandan fazla), yukarıdaki araştırma bulgularında görüldüğü gibi düşüklere neden olabilir. Çok fazla kafein tüketimi, uyku sorununada neden olabilir. Bir kupada yeşil çay içerseniz yaklaşık 25 miligram kafein almış olursunuz.
- Kekik: Potansiyel düşük yapma endişesi nedeniyle özellikle erken gebelikte bundan kaçınmak daha iyidir.
- Nane ( Mentha piperita) - Nane dünyanın en eski şifalı bitkilerinden biridir ve hem Doğu hem de Batı geleneklerinde kullanılır. Eski Yunan, Roma ve Mısır kültürleri, otları yemek pişirme ve tıpta kullandı. Nane şu anda üretilen ekonomik olarak en önemli aromatik ve tıbbi ürünlerden biridir. Birkaç klinik çalışma, nane esansiyel yağının, süper konsantre bir bitki formu olduğunu, irritabl bağırsak sendromunu hafifletmeye yardımcı olabileceğini göstermiştir. Ancak bilimsel literatürde naneyle ilgili hamilelik sırasında kullanımı güvenli veya zararlı diyebileceğimiz kadar veri yoktur. Nane yaprakları ve yağının, yiyecek miktarlarında tüketildiğinde hamilelik sırasında güvenli olduğuna inanılmaktadır fakat hamilelik sırasında nane tüketiminin istenmeyen etkisinin daha fazla araştırılması gerekir.
- Ekinezya: Ekinezya türleri Kuzey Amerika'dan gelmiş ve geleneksel olarak Hintliler tarafından ağız yaraları, soğuk algınlığı, yaralanmalar, diş ağrısı ve böcek ısırıkları gibi çeşitli hastalıklar için kullanılmıştır. Hamilelik sırasında ekinezya kullanımının istenmeyen etkisi daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyar.
- Hint yağı bitkisi: Hint yağının içerisinde bulunan antioksidanlar, antiseptik özellikler, antienflamatuvar özellikleri bu yağın vücudunuzda iltihapların giderilmesine yardımcı olmaktadır. Hint yağı içerisinde bolca antioksidan barındırmasından dolayı vücuttaki serbest radikallerin gelişimini engellemektedir. Hamilelik döneminde, doğumu tetikleyebileceği için kullanılmamalıdır.
- Ginkgo biloba: Sayısız olan popüler bir takviyedir ve en çok satan bitkisel ilaçlardan biridir. Ginkgo biloba ekstresi, bitkinin kurutulmuş yeşil yapraklarından toplanır ve sıvı ekstreler, kapsüller ve tabletler halinde temin edilebilir. İnsanlar çeşitli sebeplerden dolayı gingko biloba takviyeleri kullanmaktadır. Ginkgo bitkisinin tedavi edici özelliklerinin, kan bozuklukları ve hafıza problemleri ile kardiyovasküler fonksiyonun ve göz sağlığının iyileştirilmesi gibi durumları kapsadığı belirtilmektedir. Hamilelik döneminde kullanılmamalıdır.
- Söğüt kabuğu çayı: Hamilelik döneminde kullanılmamalıdır.
- Aslan kuyruğu: Sedatif, negatif kronotropik (kalp atım hızını azaltıcı), hipnotik (uyumayı kolaylaştırıcı) ve antispazmotik (spazm giderici) etkileri olduğu düşünülmektedir. Hamilelik döneminde kullanılmamalıdır.Sinameki: yaprakları cassia senna bitkisinden gelen ve temel olarak baklagil Fabaceae ailesine ait olan doğal bir bitkidir. Sinameki otu senosid denen birçok kimyasal içerir. Senosidler, bağırsak duvarını tahriş eder, bu da laksatif yani gevşetici bir etkiye neden olur. Sinameki çayıgibi laksatif-indükleyici karışımlar kalın bağırsağınızın normal işlevini bozacağı için, özellikle uzun süreler boyunca alınması tavsiye edilmez. Hamilelik döneminde kullanılmamalıdır.
Sonuç olarak
Hamile kadınlar herhangi bir bitkisel ilaç kullanmadan önce doktorlara veya eczacılara danışmalıdır. Hamilelik sırasında bitkisel ilaç kullanmanın istenmeyen etkileri, birçok bitki için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyar.